“Sonuç olarak; değişiklik teklifi, ifade özgürlüğü ve haber alma hakkı üzerinde olumsuz etkide bulunabilecek pek çok ölçüsüz ve temel haklara aykırı düzenlemeler içermektedir. Teklifin bu haliyle yasalaşması halinde, ya Türkiye’de temsilcilik açmayan sosyal medya platformları tümüyle erişilmez kılınacak ya da temsilcilik açmaları halinde kişiler kendi gizlilik ve güvenliklerinden şüphe edeceği bir ortam oluşarak otosansüre yol açılacak ve görece farklı görüşlerin kendisine özgürce duyurabildiği bir mecra kalmayacaktır. Oysa farklı görüşler, ifade özgürlüğü ve ifadelerin kendisine bulduğu tartışma ortamı, modern demokrasilerin temel çalışma mekanizmasını oluşturmaktadır. 21. yüzyıldaki Bilişim Çağı’nda tüm hayatımız gibi düşüncelerimiz ve demokrasimiz de dijitalleşmiştir. Bu düşünceleri kısıtlamak değil, anlamak ve karar alma mekanizmasının zenginliğine dahil etmek gereklidir. Kamuoyunda “Sansür Yasası” olarak bilinen bu değişiklik teklifi, bu haliyle yasalaşmamalıdır. Gerçekten sosyal ağ sağlayıcılarına yönelik taleplere muhatap bulma ihtiyacı varsa da yalnızca bu ihtiyaca yönelik ve önerilerimiz ölçüsünde değişiklikler gerçekleştirilmelidir. Bu teklif tartışılırken konunun paydaşları bir araya gelmeli, sorun ve çözümler üzerine müştereken düşünme ortamı kendilerine sağlanmalıdır. İnterneti “sansürleyecek” her türlü yasadan ve tartışma ortamının sağlanmadığı yasa yapma tekniği demokrasimize zarar vermektedir. Ne yazık ki, ülkemizde ikisinin de aksine daha çok rastlansa da, bu yılın Mart ayında Torba Yasa Tasarısı içerisinde sunulan teklifin geri çekildiği gibi, bu teklifin de geri çekilmesini ve ihtiyaçlarla sınırlı, ölçülü ve daha yerinde bir teklifin sunulmasını ümit ediyoruz.
Covid-19’un getirdiği sağlık sorunlarına ilaveten ülkemizde ve dünyada alınan sıkı önlem ve kısıtların ekonomimizde ve sosyal hayatımızda çıkardığı sorunlarla mücadeleye odaklanmamız; işletmelerin idame ettirilmesine, işsizlikteki olağanüstü artışların frenlenmesine, işsiz ve gelirsiz kalanların hayatlarını idame ettirmesine ve ekonominin çarklarının dönmesine odaklanmamız gereken bu kritik günlerde gündemin bu konuyla değiştirilmesini ülkemiz için yararsız ve enerji kaybı olarak gördüğümüzü belirtmek isteriz.”
Yukarıda alıntıladığımız kamuoyu açıklamamızın tam metnini aşağıdaki linke tıklayarak indirebilirsiniz: