Gelişmiş bir ekonomi için gelişmiş bir demokrasi kültürünün içselleştirilmesi, hukukun üstünlüğü, fikir ve ifade özgürlüğü gibi evrensel değerleri savunan Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), demokratik ve laik bir hukuk devletine inançla kurulduğu günden bugüne geçen 15 yılda toplumsal refaha katkı sağlamaktadır.
Türkiye’nin verimlilik esaslı sürdürülebilir büyümesi ve küresel rekabetçilik gücünün artmasının yolu, ekonomi ve demokrasi arasındaki doğrudan ilişkiye bağlıdır. Gelişmiş ekonomilerin en belirgin özelliği gelişmiş bir demokrasi kültürüne sıkı sıkıya bağlı olmalarıdır. Demokrasinin sınırlarının genişletildiği ülkeler, aynı zamanda yaratıcı, sorgulayan, bilimsel eğitimi öncelikleyerek tüketen değil üreten gelişmiş bir ekonomiye sahiptir.
Bu denklemin sağlıklı olarak hem ekonomiyi hem demokrasiyi sürdürülebilir bir şekilde ilerletecek şekilde kurulması, hukukun üstünlüğünü, şeffaflık ve hesapverirliği en üst seviyede gerçekleştiren demokratik ve kapsayıcı yaklaşımlarla, Türkiye’nin önüne koyduğu hedefleri başarması, “Orta Demokrasi” ve “Orta Gelir” tuzaklarını aşacak politikaları uygulamaya koymasını zorunlu kılmaktadır.
Nitekim bu önemli ilişki, 2012-2013 yıllarında yayınladığımız “Orta Gelir Tuzağı” raporlarında ‘sürdürülebilir bir kalkınma için demokratik kurumlar, ekonomik kurumlar kadar önemlidir. Ekonomik kurumların sağlıklı işleyişi demokratik kurumlara bağlıdır” ifadeleri ile vurgu yapılmaktadır.
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Daha İyi Yargı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Av. Mehmet Gün’ün kaleme aldığı “TÜRKİYE’NİN ORTA DEMOKRASİ SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLU: Yargı, Hesapverirlik, Temsilde Adalet” eserinde “tam ve eksiksiz demokrasi” hedefini gerçekleştirmek için yapılması gerekenler çok net ifade edilmektedir. Nitekim TÜRKONFED aynen benimsediği kitabın yönetici özetini 2019 yılında “Türkiye’nin İkilemi; Orta Gelir ve Orta Demokrasi Tuzakları Politika Belgesi” olarak yayınlamış bulunmaktadır.
Bu hedef için hukukun üstünlüğünü, şeffaflık ve hesapverirliği yürütmeye, siyasi partilere, diğer kamu kurumlarına ve meslek kuruluşlarına ve her türlü kamusal faaliyete hâkim kılmak, karar alma süreçlerine tüm paydaşları dâhil ederek demokrasinin sorunlarını çözmek, demokrasinin tüm kurumlarını güçlendirilmesi gerektiği açıkça ortaya konmaktadır.
Hukukun üstünlüğü prensibini esas alan rapor, ekonomi ve demokrasi arasındaki ilişkiyi güçlü bir şekilde ortaya koyarken, yapılması gerekenlere ilişkin de bir yol haritası sunmaktadır. TÜRKONFED olarak her ses, her renk ve her düşüncenin en büyük zenginliğimiz olduğunu düşünüyoruz.
Çalışmanın fikir dünyamıza büyük bir zenginlik katacağını, toplumsal refah için iyi yönetişim çerçevesinde kurum ve kuruluşlarımızın demokrasi kültünü içselleştirmesine katkı sağlayacağına inanıyorum. Çalışmanın İngilizce’ye çevrilerek uluslararası alanda da yayımlanmasının, demokrasinin evrensel değerlerinin güçlenmesine destek verecek olmasını da önemli buluyorum.
Saygılarımızla,