Covid 19 Pandemisi, Yaşamın ve Yargının Yapay Zekalı Dijitalleşmesi İçin Zorunlu Bir Fırsat Oldu
“Günümüz neslinin sadece bilim-kurgu filmlerinde gördüğü salgın dehşetini bizzat deneyimlemesine neden olan Covid-19 pandemisi, iş hayatının ve endüstrilerin yeniden tasarlanmasından toplumsal hayatın yeniden düzenlenmesine kadar bir çok zorunlu değişikliğe yol açtı. Mart 2020’den bugüne devletlerin kapanmak zorunda kalan işyerlerinin ayakta tutulabilmesi ve artan işsizliğin etkilerinin azaltılabilmesi için devasa bütçeler oluşturmaları, tarihte görülmedik bir hızla aşılar geliştirilmesi, gerek sosyal gerekse iş hayatının yüzyüzeliğine dair teknik çözümler üretilmesi sayesinde ilk etapta iyimserliği koruyacak sonuçlara ulaşılmış görünüyor. Aşılanma oranları arttıkça kademeli olarak normalleşmeye de başlayacağız. Nihayetinde Covid-19 sert bir küresel öğreticiye dönüştü ve ondan aldığımız en önemli ders, yaşamın neredeyse her alanda dijitalleştirilebileceği oldu.
Meseleye topyekün baktığımızda, Türk yargısının yapay zekalı teknolojilerle örülerek dijitalleşmesi için gereken teknik altyapıya sahip oluşumuzun, eğitimli insan kaynaklarının varlığının, ülke yöneticilerinin ekonomide ve hukukta dönüşüm yapma iradesini açıklamalarının, Covid-19 pandemisinin dijitalleşme baskısından kaynaklanan zorunlu dönüştürücü gücü nedeniyle yükselen küresel eğilimlerin doğru bir zamanlamayı işaret etmesinin, çok ciddi gelişim fırsatları yarattığına inanmaktayız. Ülkemiz için en uygun yapay zekalı dijitalleşme stratejileri geliştirebilirsek, yargı sistemimizi küresel çapta güven duyulacak bir seviyeye yükseltebiliriz. ‘Hukuk yoluyla demokrasi’ hedefi, günümüzde ancak yapay zekayla dijitalleştirilmiş bir yargı sistemiyle bizi geleceğe güvenle taşıyabilir.”